okumaya bahane bulmak

Kitap Okumak

  Kitap okumak gibisi yoktur. Kitapların bize sunduğu hayal aleminin içine girdiğimizde, o alemden çıkmak istemeyiz değil mi? O alem, yaşadığımız alemden çok başkadır. Okudukça şekillenen dünyayı yazar oluşturmuştur, fakat bizler o dünyayı kendi hayal gücümüzle yeniden kurarız. Kitapta bahsedilen sarı saçlı, buğday tenli, gözleri renkli güzel kız; hepimizin zihninde başka bir kıza dönüşür. Güzel olan da budur zaten. İçine girdiğimiz dünya, artık bizim dünyamızdır, bizim zihnimizdedir. Kitap okumayı sevmek, hayal gücüne sahip insanların işidir bence. Kitap sözcüğü beni böyle bir ruh haline soktu ve bu cümleler çıktı.

  Malumunuzdur ki ülkemizde kitap okuma oranı düşük-diğer ülkelere kıyasla. Bunun sebeplerini burada yazacak değilim, bir çok sebebi var elbet. Sanırım en büyük sebeplerinden birisi kitapların pahalı olmasıdır. Çoğu kişi kitapların pahalı olmasından yakınır. Kitap okumamasının sebebini de pahalılığı gösterir. Elbette ben de kitapların çok pahalı olduğunu düşünüyorum. Şöyle bir düşünecek olursak kitap yazarak zengin olan bir yazar var mı? Ben tanımıyorum. Bu sonuçtan da paranın kimin cebine girdiğini söylemeye gerek yok.

kitap-kahve

  Kitap okumama sebeplerini kitapların pahalılığı olanlara seslenmek istiyorum. Tabi ki herkesin kitap satın alacak gücü yoktur, kimin hangi şartlarda yaşadığını bilemeyiz. Lakin ‘’kitaplar çok pahalı o yüzden oku(ya)muyorum’’ diyenlerin çoğu kafelerde 10 liraya kahve içenler, pahalı restoranlara gidenler, ellerinde son model telefon olanlar… Gezmeye gelince para sıkıntısı yoktur, fakat kitap mevzu bahis olunca pahalılıktan söz ederler. Ne çelişki ama!

  Haberlerde görmüşsünüzdür, Ali ismindeki bir arkadaşımız metrobüste kitap. Bir densiz kız arkadaşımız da ‘’Entel olcam, kız tavlıyacam diye kendini yırtan izban kekosu’’ mesajını Twitter’dan. (haber için tıklayın) Ne güzeldir ki çok gecikmeden bir çok kişiden tepki geldi, güzel yurdumun güzel insanları-çoğunluğu da eminim kitap severler- konuya el attı. O terbiyesiz yazıyı yazan arkadaş utandı mı bilinmez ama tokat gibi bir cevap aldığını söyleyebilirim. Diyeceğim o ki, eğer kitap okumak isterseniz bir takım ihtiyaçlarınızdan kesip kitap satın alabilirsiniz. İlla 50 liralık bestseller denen kitapları satın almanıza gerek yok. Çok cüzi paralarda şaheser kitaplar mevcut. Ayrıca ucuza kitap satın almanın değişik yolları da var. Online alışveriş, 2.el kitap satan sahaflar, kitap değişimleri, kitap dostlukları, kütüphanaler vb.

  Yazımın başlığını ‘’Pahalı kitap yoktur, az kahve vardır’’ dedim, çünkü zorunlu olmayan ihtiyaçlarımızı terk ederek, harcamadığımız para ile kitap satın alabiliriz. Haftasonu iki kafeye değil de bir kafeye gidebiliriz, kahve değil çay içebiliriz. Nedense biz Türklerin her şeye bahane bulma gibi bir geleneği var. Biliyorum ki yazdıklarımı okuyunca yok artık kahve de mi içmeyelim? Kitaplar çok mu ucuz? diyen, düşünen arkadaşlar olacak, onlara sözüm yok. Lakin her şeyi devletten beklememek lazım, millet de azıcık çaba göstermeli.